Yakın zamandaki LRIP Lot 2’nin ödüllendirilmesinin uçağın teknik performansına ve gelişmesine olan güveni pekiştirdiği ifade edildi.
Northrop Grumman, ABD Hava Kuvvetleri ile iş birliği içinde, programın başlangıcından itibaren uyarlanabilirlik, uygun maliyet ve üretilebilirliğe odaklandı.Northrop Grumman’dan yapılan açıklamada B-21 ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelere yer verildi:
B-21: Gelecek için Yüksek Performanslı Bir UçakB-21 sadece bir bombardıman uçağı değil, aynı zamanda gelişen tehditlere uyarlanabilir bir çözümdür. Tasarım aşamasının erken dönemlerinde, B-21 dijital ekosistemi, mühendislerin üretim donanımı ve yazılımı üzerinde çevik testler yapmasını sağladı. Bu ekosistem, uçağın gökyüzüyle buluşmasından çok önce, dinamik ortamlarda üretim donanımı, yazılımı ve sensörlerini test etmek için 200’den fazla test sortisi ve 1.000 saatten fazla uçuş süresi imkan tanıdı.
Bu yenilikçi yaklaşım verimlilikte önemli ilerlemeler sağladı. Northrop Grumman, yazılım sertifikasyon süresini %50 oranında azalttı ve uçuş test ekipleri artık uçak performansını gerçek zamanlı olarak doğrulayabiliyor, bu da uzun süren görev sonrası işlemleri ortadan kaldırıyor.
Northrop Grumman, B-21 programının dijital ekosistemini geliştirmek için altyapı ve geliştirmeye 2 milyar dolardan fazla yatırım yaptı. Bu yatırım, tüm B-21 ekibinin tasarım ve üretim süreçleri boyunca tek bir doğruluk kaynağına erişmesini sağlıyor. Üretim sahasında, dijital teknoloji konfigürasyon yönetimini kolaylaştırarak bazı alanlarda üretim saatlerini yaklaşık üçte bir oranında azalttı.
Şirket ayrıca üretimde verimlilik ve kaliteyi artırmak için artırılmış gerçeklik, gelişmiş robotik ve yapay zekayı da entegre etti. Northrop Grumman, güvenli bir ortamda ticari olarak mevcut teknolojilerden yararlanarak, B-21'in üretim ihtiyaçlarını karşılamak için ölçeklendirilen son derece gelişmiş üretim tesisleri geliştirdi.
Sürdürülebilirlik ve Operasyonel VerimlilikB-21, günlük uçuşlar için tasarlanmıştır ve görevler arasında minimum bakım gerektirir. HIVE entegrasyonu, mühendislerin sürdürülebilirlik görevlerini görselleştirmesine ve uçağın tasarımını daha uygun fiyatlı ve operasyonel destek için bilgilendirmesine olanak tanır. Kombine Test Gücü'nün (CTF) bir hafta içinde birden fazla test uçuşunu başarıyla gerçekleştirmiş olması, uçağın operasyonel geleceği açısından umut verici bir erken göstergedir.
Yenilikçi dijital teknolojileri, gelişmiş üretim süreçleri ve uygun maliyet hedeflerini karşılama yeteneğiyle B-21, gelecekteki tehditlere cevap vermede çok önemli bir rol oynamaya hazırlanıyor. Bir bombardıman uçağından çok daha fazlası olan B-21, daha geniş bir sistem ailesi içinde bir kuvvet çarpanı olarak işlev görebilir ve görev başarısını artırmak için harici sensörler ile platformlardan yararlanabilir.
Üretim ve testler devam ederken Northrop Grumman, B-21 Raider'ın hem maliyet hem de teknik performans beklentilerini karşılayacağından ve askeri havacılıkta verimlilik ve kabiliyet için yeni bir standart oluşturacağından emindir.