Havacılık ve savunma sanayiine metal işleme ve metal enjeksiyon ile parça imalatı yapan, 2011 yılında kurulan Ar-Ge merkeziyle beyaz eşya ve otomotiv sektöründeki yarım asırlık deneyimini savunma sanayine taşıyan Akım Metal, 2025’e global bir firma olma hedefiyle girdi.
Akım Metal Mamul Grup Yöneticisi Necmettin Aksoy, DefenseHere.com’a 2025’e yönelik bu hedeflerini ve sektördeki yerlerini anlattı.
Akım Metal’de 26 yıllık bir çalışma hayatının bulunduğunu, bunun son 10 yılında savunma sanayii olduğunu belirten Necmettin Aksoy, savunma sanayii için özel proje ve üretimler gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Aksoy, Akım Metal’in bir A grup şirketi olduğunu, plastik enjeksiyon, metal enjeksiyon, kalıpçılık, talaşlı imalat, CNC torna üretimi, aydınlatma, elektronik sürücüler, motor ailesi ve otomasyon uygulamaları gibi alanlarda çalışarak geniş bir yelpazeye sahip bulunduğunu söyledi.
"128’e yakın motor ailesi savunma sanayii için geliştirildi ve üretildi"Aksoy savunma sanayiine ve havacılığa yönelik çalışmalarının başlaması ile ilgili olarak ise şunları söyledi:
“Biz endüstriyel motorlar dediğimiz sürekli mıknatıslı servo motorlarla sürecimize başladık. Türkiye'de üretilmeyen bir motor ailesi bunlar ve ilk olmak istedik. Bu konuda AR-GE merkezlerimizi kurduk 2011 yılında. Yaklaşık 80’e yakın AR-GE çalışanımız mevcut. Bununla birlikte endüstriyel motorlarının yeterli olmadığını, bunun desteklenmesi gerektiğini, PLC’lerle kontrol sistemleriyle, driver’larıyla desteklenmesi gerektiğini ve bir paket programı olarak sunulması gerektiğini kararını verdik. Bu konuda Türkiye'de ilk servo sürücü, yine Türkiye'de ilk LED aydınlatma sürücüyü tasarımı, üretimi tamamıyla yerli ve milli olacak şekilde kendi bünyemizde üretmeye başladık. Şu anda da ticarileştik bu konuda. Sonra 2013-14 yıllarında savunma sanayii ile tanıştık. Savunma sanayiinin bazı özel istekleri vardı. Özellikle silah sistemlerine ait motor grupları talepleri vardı. Onlarla tanıştık. Onların üretimlerine başladık. Sonra onlarla ilgili yerlileştirme ve millileştirme çalışmalarını yürüttük. Birçok motorların tasarımı yine bize ait olmak kaydıyla 128’e yakın motor ailesi savunma sanayii için geliştirildi ve üretildi. Akım Metal bu süreçte farklı motor grupları, farklı konseptlerle tanıştı. Bunları ayıracak olursak; endüstriyel motorlar, elektrikli araç motorları, çerçevesiz tork motorları veya limit açılı motorlar, bir de yine savunmaya tamamıyla özel tasarlanıp geliştirilen radar sistemleri, silah sistemleri, tank sistemlerine ait motor aileleri olmak üzere gruplandırabiliriz.”
Motor ailelerini yaparken ana hedeflerinin sistemlere yönelmek olduğunu belirten Aksoy bunun da basamak basamak gerçekleştiğini, testlerin yapıldığını, bazı ürünlerde teslimatların yapıldığını ifade etti.
Zorlu süreçlerden geçtiklerini söyleyen Aksoy sözlerine şöyle devam eti:
“Biz elektrikli araç ve Türkiye'deki elektrikli araç dönüşüm sistemleri üzerine biraz yoğunlaştık. Türkiye'de ilk 9 fazlı, 250 kilovatlık, 2750 Nm torklu elektrikli araç motorunu biz ürettik. Konsept TEMSA, ASELSAN ve Akım Metal işbirliği ile geliştirildi. Şu anda Samsun Belediyesi’nde, Konya'da, Kütahya'da bu araçlar çalışıyor. En son 150 bin kilometreyi gördüklerini biliyoruz. Geliştirilmesi gereken noktalar var mı? Evet var. Fakat elektrikli araç motorlarında ve sistemlerinde eksik yönlerimiz var ülke olarak; batarya sistemleri özellikle, sürücü sistemleri, bir ileriki model otonom sistemleri. Bunların geliştirilip sürecin içerisine dahil edilmesi lazım. Ama sürecin önünde hızlıca gelişmesini engelleyen bir nokta var. O da ticarileşme konusunda firmaların ciddi anlamda sıkıntı yaşadıkları bir durum. Bu da inşallah uzun vadeli bir şekilde çözülür.”
"Uçak motorlarının alternatörlerini geliştirdik"Aksoy savunma sanayiindeki diğer çalışmaları hakkında da konuştu:
“Altay tankları gündemdeyken onlarla ilgili özel motorlar geliştirdik; yan yükseliş eksen motorları. Bunun tasarım ödülünü de aldık ve ilk 50’lik partiyi de ürettik, sevk ettik, diğer siparişlerin seriye geçmesini açıkçası bekliyoruz. Yine bizim konseptimizde aslında denizaltı motorları vardı. Bununla ilgili ciddi çalışmalar yaptık. Bu konuda da hazırız. Bu ihale süreci tamamlandı. Şu anda alan firmalar tasarım çalışmalarını yapıyor. Biz tasarımın içerisinde de olmak istedik. Yapısal olarak da bilgi olarak da en azından o sürece firma olarak hazırız. Savunma sanayiinde bütçeler ve adetler kısıtlı, rakip firmalar var. En azından bizim adımıza güzel taraf yurt dışındaki alımların önüne geçmiş olduk Türkiye olarak. Şimdi biz süreci ve ticari boyutu bir üst segmente çıkarabilmek adına havacılık sektörüne de girmeye başladık. Uçak motorlarının alternatörlerini müşterimizle birlikte geliştirdik. Geçen yıl onayları alındı ve şu anda seri olarak üretime geçiyor. İnşallah o da bizi bir üst segmente taşıyacak. Yine bu süreçte biz turbojet motorlarının füze sistemlerine ait alternatör gruplarını da geliştirdik. Onları da şu anda seri üretime aldık. Üretim devam ediyor.”
2025 hedeflerinden birinin havacılık sektörüne talaşlı imalat konusunda da destek verebilme olduğunu belirten Aksoy, bazı anlaşmaların söz konusu olduğunu, Hürkuş ve Hürjet projelerinde parça ürettiklerini söyledi.
Aksoy, havacılık sektörü için gerekli olan AS9100 çalışmalarını da yürüttüklerini ifade ederek bu konuda denetlemelerin tamamlandığını, eksikliklerin giderildiğini, buradaki esas amaçlarının iç piyasa değil dış piyasa olduğunu, yatırımlarında da bu amacı güttüklerini, buna göre bütçe ayarlamaları yaptıklarını bildirdi.
Markalarıyla tanınan global bir firma olma hedefi...Aksoy savunma sanayiine CNC torna üretimleri hakkında ise şunları söyledi:
“CNC torna ayrı bir konsept. Özellikle savunma sanayiine 12 eksenli, özel bir makine yaptık. Yurt dışından alınması çok sıkıntılı olan bir şey. Şu anda ASELSAN Konya’da Akım Metal’in SMB markasıyla 12 eksenli CNC tornası çalışır durumda. Yurt dışında yine Amerika'ya, Almanya'ya, Kore'ye biz makine satar durumuna geldik. Ama bu yeterli değil. Özellikle makine sektöründe de bizim çok geniş bir pazara hitap etmemiz gerekiyor. Eksik yanlarımız var, pazarlama stratejisi konusunda tam istediğimiz noktada değiliz. Satış konusunda ülkenin tamamında bu problem var. Zaman içerisinde, belirli planlar dahilinde bu süreci tamamlamış olacağız.”
Aksoy son olarak sadece metal işleyen, talaşlı imalat yapan, metal enjeksiyonu olan bir firmadan ziyade markalarıyla tanınan bir global firma olma hedeflerinden bahsederek “Hedefimiz bu yönde. Bunu da başarabilecek teknik kadromuz da var, altyapımız da var. En azından inanan bir yönetim grubumuz var.” dedi.
https://www.youtube.com/watch?v=QCRM5UGkB1w